Uluslararası Türk Kültürü ve Mirası Vakfı tarafından kurulan "Yedi Güzel" adlı müzik topluluğu, Türk kültürünü notalar yoluyla dünyaya tanıtıyor.
Türkiye, Azerbaycan, Macaristan, Özbekistan, Kırgızistan, Kazakistan ve Türkmenistan'dan katılan yedi kadın müzisyenin oluşturduğu topluluk, ismini şair ve filozof Nizami Gencevi'nin aynı adlı eserinden aldı.
"Yedi Güzel" projesini ve hedeflerini AA muhabirine anlatan Azerbaycan Devlet Sanatçısı, piyanist ve besteci Turan Manafzade, grubun Türk Devletleri Teşkilatı çatısı altında faaliyet gösteren Uluslararası Türk Kültürü ve Mirası Vakfının himayesinde kurulduğu söyledi.
"Türk devletlerini temsilen yedi profesyonel müzisyen bir araya geldik"
Topluluğun müzik direktörlüğünü üstlendiğini, ayrıca piyanist olarak da sahneye çıktığını belirten Manafzade, "Yedi Güzel müzik grubunda Türk devletlerini temsilen, yedi profesyonel müzisyen bir araya geldik. Her üyemiz kendi ülkelerindeki senfonik orkestralarda ya da devlet kurumlarında çalışan kızlarımız. Projemizin fikir atası ise Uluslararası Türk Kültür ve Mirası Vakfı Başkanı Günay Efendiyeva'dır." dedi.
Turan Manafzade, Yedi Güzel'in şimdiye kadar Semerkant, Bursa ve Taşkent'te konser verdiğine işaret ederek, şunları kaydetti:
"Nizami Gencevi'nin Yedi Güzel eseri birçok besteci, yazar ve insana ilham kaynağı olmuştur. Ünlü İtalyan besteci Puccini'nin 'Turan'ın kızı' anlamına gelen 'Turandot' adlı eseri var. Çin prensesinin hikayesi anlatır.
Gencevi'nin eseri oralara kadar ilham kaynağı olmuştur.Geçen yıl kasım ayında Türk Devletleri Teşkilatının zirvesi Semerkant'ta gerçekleştirilmişti.Zirvede, bu yedi ülkenin first lady'sine hem kendimizi anlattık hem de orada kendilerine ilk konserimizi gerçekleştirdik. İkinci konserimizse Bursa'da Şuşa Günleri'nde, Osmanlı'nın ilk başkenti olan güzel Bursa'mızda oldu. Üçüncü konserimizi bir hafta önce Özbekistan'ın Taşkent şehrinde yaptık."
"Rengarenk bir program sunuyoruz"
Yedi Güzel müzik grubunun bir sonraki durağının Macaristan olacağını aktaran sanatçı, Avrupa ülkeleri ve ABD'de de konserler vererek Türk kültürünü tanıtmak istediklerini dile getirdi.
Manafzade, grubun 4 kemancı, 1 viyola, 1 viyolonsel sanatçısı ve 1 piyanistten oluştuğuna dikkati çekerek, "Ben orkestra şefliğini yapıyorum.Arada şarkı da söylüyorum. Çeşitli ve rengarenk bir program sunuyoruz.
Türk dünyasında çok sevilen halk ezgilerini, eserleri, her bir ülkeyi temsilen icra ediyoruz.Macaristan konserimizde yapacağımız bir jestimiz var.Macaristan'da çok sevilen besteci Bela Bartok'un eserlerini çalacağız.
Bartok, Ahmet Adnan Saygun'la beraber Anadolu'yu geziyor ve Anadolu'daki ezgileri derleyip kendi müziklerinde kullanıyor.Ben de bunu orada dinleyicilere anlatacağım." diye konuştu.
Türk dünyasında kültür diplomasisiyle insanları birleştirmenin önemine de değinen Azerbaycanlı piyanist, "Türk dünyasında kültürel faaliyetlerin hem birleştirici hem de yumuşak güç olması, bugün kültürümüzü, müziğimizi tüm dünyaya yaymamız ve bununla bir birleştirici güç sağlıyor olmamız bizim için büyük bir mutluluk.
Hem Türk dünyamızda hem de bütün dünyada sanatı, ışığımızı, kültürümüzü ne kadar çok insana daha pozitif, daha güzel etki yapabilecek bir şekilde yayabilirsek, götürebilirsek ne mutlu bize." değerlendirmesinde bulundu.
Piyanist ve besteci Turan Manafzade, Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yılına özel "Türkiye100" ismiyle bir beste yaptığını da sözlerine ekledi.